

POLATMEDYA- AKP’li Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş: “Anadolu topraklarını baştan aşağı zulümle inleten Şah İsmail’e karşı, Yavuz Sultan Selim ile İdris-i Bitlisi’nin yapmış olduğu ittifak, Anadolu’daki Müslüman toplulukların birlikte var olmasına neden olmuştur.” diye bir açıklama yapmış ve niyetini ve zihniyetini apaçık ortaya koymuştur.
Aleviler her daim, halkların tam hak eşitliğine dayalı barıştan ve birlikte yaşamdan yana olmuştur. Bundan böyle de barıştan yana tutum almaya devam edeceğiz. “Barış süreci” veya “çözüm süreci” farketmez, adı ne olursa olsun, barışa giden hiç bir sürecin karşısında yer almayız, aksine destek olur, güç veririz. Ancak, sürecin herşeyden önce samimi olması, kapsayıcı olması ve demokratikleşmeyi esas alması gerekir. Kürt sorunu ve buna bağlı gelişen bütün sorunların müzakere yolu ile ve demokratik bir zeminde çözümünden yana olduğumuzu her fırsatta ifade ettik. Fakat, tek başına bir sorun üzerinden barışı var etmenin ve kalıcı hale getirmenin mümkün olmadığını da ifade ettik.
Bugün bir kez daha anladık ki, ayrıştıran, yok sayan, ötekileştiren bir dil ve egemen hale gelmiş olan Türk, İslam anlayışı ve bu anlayışın temsilcilerinin, hücrelerinde beslediği düşmanca duygu ve ırkçı, gerici, tekçi bir zihniyet ile yürüyen bir süreç, ülkeyi istediğimiz ve arzu ettiğimiz barışa götürmez.
Ülke yönetiminin ikinci sırasında yer alan meclis başkanı, bu açıklama ile, Alevilere yönelik kinini kusmuştur. Bu açıklama esasen siyasal iktidarın ortak duygusunu ve düşüncesini ifade eden bir açıklamadır. Sayın Meclis Başkanı, Alevi toplumu tarafından lanetlenen Yavuz Sultan Selim’e övgü dizmekle kalmamış, onun tarihteki Alevi soykırımını itiraf ederek onaylamış ve bu soykırımı kutsamıştır. Bu da yetmez Alevilerin tarih boyunca uğradığı en büyük ihanetlerden biri olan İdrisi Bitlisi’nin Yavuz ile girdiği suç ortaklığını ve kirli ittifakını da meşru göstermiştir.
Bu dil ve bu zihniyet yaralayıcıdır ve asla kabul etmiyoruz. Bu dil ve bu zihniyet, AKP/MHP iktidarının kötü niyetini ve sürece nasıl baktığının işaretidir. Bu anlayış mahkum edilmeli ve süreci provoke etmeye yönelik bu tür çıkışlar engellenmelidir.
Yavuz Sultan Selim, Aleviler’i, Türkmen’leri, Araplar’ı ve Kürt’leri katliamlardan geçiren eli kanlı bir padişahtır. İdrisi Bitlisi ise bu katliamların işbirlikçisi bir haindir. Tarihi gerçekler bunlardır. Ancak, esas olan tarihten ders çıkarmak ve geleceği barış ve demokrasi ile inşa etmektir. Meclis başkanı Sayın Kurtulmuş’u kınıyor, sorumluluğa davet ediyoruz. Numan Kurtulmuş, Alevilerden derhal özür dilemeli ve bütün görevlerinden istifa etmelidir. Halkı, kin ve düşmanlığa sevk etmekten dolayı da yargılanmalıdır.
Kürt, Türk, Arap, Alevi, Sünni çeşitli inanç ve milliyetlerden Türkiye halkı bilmelidir ki, biz Aleviler, onurlu, kalıcı, samimi ve kapsamlı bir barış sürecinin yanında olmaya devam edeceğiz. Sorumluluk alacağız. Ancak, bu süreçte ırkçı, gerici, tekçi, inkarcı, imhacı, asimilasyoncu, soykırımcı anlayış, siyaset ve zihniyetlerle de mücadele etmeye devam edeceğimizi, bu anlayışın tam karşısında duracağımızı kamuoyu ile bir kez daha paylaşıyoruz.
72 Millete aynı nazarda bakmayanı kendimizden saymıyoruz.
PİR SULTAN ABDAL KÜLTÜR DERNEĞİ GENEL MERKEZİ
