
Bugün burada, Bergama’dan, Cumhuriyet değerlerine, laik ve bilimsel eğitime gönülden bağlı eğitim emekçileri olarak sesleniyoruz:
Millî Eğitim Bakanlığı eliyle yürütülen proje okulu uygulaması açıkça eşitsizliğin kurumsallaştırılması öğretmenin hukuki güvencelerinin yok edilmesi eğitim sistemine öğretmene, öğrenciye ve topluma yönelik sistematik bir darbedir.

Proje okulları uygulaması ile bakan, 80 bine yakın öğretmeni doğrudan kendisi seçme ve atama yetkisini elinde toplamaktadır. Yani artık öğretmenlerin bilgi birikimi, başarı belgesi, akademik unvanı ya da hizmet puanı değil; bakanın onayı belirleyicidir. Bu da açıkça, mülakat düzeninin öğretmen atamalarındaki yeni biçimidir.

Öğrencilerine yürekten bağlı birçok meslektaşımız bu kıyımdan nasibini almıştır! Öğretmenler tek bir gerekçe dahi gösterilmeden kapı önüne konulmuş, hukuksuzca ve keyfi bir şekilde kadro dışı bırakılmış, yerlerine hangi kriterlere göre seçildiği açıklanmayan atamalar yapılmıştır.
Ayrıca Yusuf Kemalettin Perin Fen Lisesine yapılan müdür atamasında kriterlere uygun meslektaşlarımızın başvuruları olmasına rağmen mahkeme kararı ile idareciliği düşürülen kişinin kurumda görevine devam ettirilmesi hukuk kararlarını hiçe saymak değil midir? Bu koltuk liyakate değil belli odakların keyfi tasarruflarına mı, tahsis edilmiştir?

Millî Eğitim Bakanlığının görevi, hakkaniyetli ve liyakate dayalı atama sistemleri oluşturmaktır.
Anayasa’yı, yasaları, mahkeme kararlarını hiçe sayan bu uygulamalar, açıkça suça davetiye çıkarmaktadır.
Danıştay kararları ortadayken, hala keyfi atamalarda ısrar eden MEB’e sesleniyoruz:
Kamu yönetimi sizin ideolojik oyuncağınız değildir!

Veli Der olarak; proje okullarından gönderilen öğretmenlere sahip çıkmanın okullarımıza ve çocuklarımızın eğitim hakkına ve geleceğimize sahip çıkma mücadelesi olduğunu biliyor, yapılan bu haksız, hukuksuz ve kuralsız uygulamalara karşı demokratik kamuoyunu çocuklarımızın ve öğretmenlerimizin yanında olmaya çağırıyoruz.

Eğitim-İş olarak çok açık söylüyoruz:
Bugün burada bir kez daha ilan ediyoruz:
Bu hukuksuzluğa, bu kıyıma, bu kadrolaşma düzenine boyun eğmeyeceğiz! Öğrencilerimizi nitelikli eğitimden mahrum bırakma pahasına yapılan bu uygulamalara karşı Eğitimde liyakat sağlanana kadar, bu keyfiyet sona erene kadar Bergama’daki her okulda, her öğretmen odasında, her sınıfta bu hukuksuzluğu anlatacağız. Sessiz kalmayacağız, susmayacağız, biat etmeyeceğiz!
Eğitim-İş olarak, mağdur edilen her bir öğretmenimizin yanında yer alarak, gerekli tüm hukuki süreçleri başlatacağız.
Velilerimize, öğrencilerimize ve tüm halkımıza çağrımızdır:
Eğitimde adalet için, liyakat için, laik ve çağdaş eğitim için, çocuklarımızın geleceği için sesimizi yükseltmeye, mücadelemize omuz vermeye çağırıyoruz!
“Bu mücadele sadece öğretmenlerin değil, bu ülkenin aydınlık yarınları içindir!”
Unutulmasın:
Okullar tarikatların arka bahçesi, öğretmenler iktidarın memuru, çocuklarımız siyasi projelerin piyonu değildir!
Bu ülkenin hâlâ mücadele eden, direnen, örgütlü, Cumhuriyetçi öğretmenleri vardır!
Gençlerimiz, kendilerine ışık tutan öğretmenlerinin yanında durarak yalnızca bir hak ihlaline değil; Cumhuriyet’in eğitim anlayışına da sahip çıktıklarını haykırmaktadır. Bu dayanışma, karanlığa karşı yanan umut ateşidir. Ve biz o ateşi birlikte büyüteceğiz.
Eğitim-İş Bergama Temsilciliği
16 Nisan 2025
Sezin SERTER
Temsilcilik Başkanı