EDİTÖR:HASAN POLAT
2024-2025 Eğitim – Öğretim Yılının ikinci yarısı bugün başlıyor. Maalesef bugün ihmalkarlık ve denetimsizlik yüzünden okulunda ikinci döneme başlayamayan 36 çocuğumuz var. Onlar yarıyıl tatilinde aileleriyle gittikleri Kartalkayad’a yanarak can verdiler. Yetkililerin sorumluluk almayı kabul etmediği ihmaller yüzünden hayatını kaybeden 78 vatandaşımıza bir kez daha Allahtan rahmet, sevenlerine ve ülkemize başsağlığı diliyoruz.
Bu felaketle birlikte okulların ve yurtların güvenliğini bir kez daha düşünmeliyiz. Defalarca uyarmamıza rağmen hiçbir tedbir alınmaması nedeniyle, okul kazaları, afetler, acil durumlar, iş güvenliği, trafik güvenliği, okul güvenliği ve dış alan güvenliği gibi konulardaki yetersizlikler çocuklarımızın ve öğretmenlerimizin canına mal oluyor. Müfettişlik sisteminin tarumar edilmesiyle birlikte okullarımız yeterince denetlenemiyor.
Çocuklar için en güvenilir alanlardan biri olması geren okullar, maalesef bir çok kaza, yaralanma, şiddet ve ölüme sahne oluyor. Öyle ki, 2 Eylül de birinci sınıfa başlayacak olan Miray Aslan çocuğumuz okul bahçesinde geçirdiği trafik kazasında hayatını kaybetti. 16 yaşındaki Mehmet Eren Parlak arkadaşı tarafından okulda tabanca ile vurularak öldürüldü. Sibel Turan Öğretmenimiz iş güvenliği ve yeterli personel olmadığı, İbrahim Oktugan öğretmenimiz ise okul güvenliği olmadığı için hayatını kaybetti.
Bu hafta aynı zamanda 6 şubat Kahramanmaraş ve Hatay depremlerinin ikinci yıl dönümü.
Buradan bir kez daha depremde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allahtan rahmet, sevenlerine ve ülkemize başsağlığı diliyoruz. Depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen bölgede yaşayan yurttaşlarımızın, öğretmenlerimizin ve öğrencilerimizin sorunları çözülmedi. Hükümet bir yıl içinde evlere yerleşilecek sözünü tutmadı, halkın dörtte biri hala konteyner kentlerde yaşıyor.
Depremde sağlam kalan okullar, kamu kurumları tarafından kullanılmaya devam etti, bu da imkansızlık lar içerisinde verilmeye çalışılan eğitimi, birleştirilmiş okullarla daha zora soktu. Enkaz kaldırma çalışmaları sonlanlanmadı. Asbest, çevre, su, hava, ve toprak kirliği devam etti. Çocuklarımız eğitim hakkına erişimde sıkıntı yaşadı çünkü ulaşım sorunu hala çözülmedi.
Bunun gibi nice üzücü olayla birlikte bir yarıyılı geride bırakmış bulunuyoruz.
Geçtiğimiz dönem, çocuklar, öğretmenler, yöneticiler, eğitim çalışanları, veliler kısacası eğitimin tüm paydaşları ve ülkemiz için zor bir dönem oldu. Okullar fiziki olarak eğitime uygun hale getirilmedi, temizlenemedi. Çocuklarımız nitelikli eğitim alamadı, okulların güvenliği sağlanamadı. Öğretmenlerimiz atanmadı, mülakatla mağdur edildi. Yoksulluk sınırı altında maaşlarla, can güvenliği olmadan eğitim vermeye devam etti. Çocuklarımız okullara aç gitti, temiz suya erişemedi ve MESEM lerle hayatlarını kaybetti.
Maalesef ülkemizde durum bu iken peki bölgemizde ilçemizde durum nasıl diye sorulursa da maalesef sizlere pek iç açıcı bir durumdan bahsedemeyeceğim. Ülke genelinde yaşanılan sorunların aynısı Bergama da da yaşanmaktadır.
Okullarımızda öne çıkan iki sorun olduğunu gözlemlemekteyiz, birincisi temizlik ve hijyen ikincisi ise güvenlik. Bergama da maalesef okullarımızda yeterli temizlik personeli olmadığı için okullarımız temizlenememekte ve hijyen sorunu yaşanmaktadır. İkinci sorun ise okullarımız da kadrolu güvenlik personeli olmadığı için güvenlik sorunu yaşanmaktadır. Bazı okullar aile birlikleri kanalı ile okullara güvenlik kameraları yerleştirerek sorunu çözmeye çalışmaktadır. Ancak bu durum da sorunun çözümü olamamaktadır. Taşımalı Eğitim kaynaklı sorunlar ilçemizde yaşanmakta olup ikili eğitim yapan bir çok okulda öğrencilerimiz ya çok erken kalkmakta yada çok ama çok geç okuldan çıkmakta olup bu durum da maalesef öğrencilerin eğitimini ve eğitimin kalitesini olumsuz etkilemektedir.
19 milyon öğrencimiz ve 1,2 milyon öğretmenimiz bu sorunlarla karşı karşıyayken Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, eğitim sistemimizin sorunlarını çözmek bir yana her geçen gün bir yeni sorun daha çıkarmakta ve hiçbir olumsuzlukta sorumluluk alamayarak eğitim için beka sorunu olmaya devem etmektedir. Milli Eğitim Bakanına sorumluluklarını ve çözülmeyi bekleyen sorunları bir kez daha hatırlatıyoruz.
- Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli adı verilen, pilot çalışması bile yapılmadan okullarda uygulanmaya başlayan öğretim programını geri çekin.
- ÇEDES protokolü ile pedegojik formasyonu olmayan kişilerin okullara girmesini, çocuklarımıza uygun olmayan etkinlikler yapmasını engelleyin.
- Çocuklarımızın okullarda temiz içme suyuna erişimin sağlayın. Bir öğün ücretsiz okul yemeğini verin. Kantinlerde satılan yiyecekleri ve fiyatlarını kontrol altına alın.
- Asgari ücretin yarısına, yarı zamanlı çalışan temizlik personeli ile okulları temizleyemezsiniz. Çocuklarımızın sağlığı ve güvenliği için kadrolu temizlik personeli ataması yapın.
- Çocuklarımızın ve öğretmenlerimizin okullardaki güvenliğini sağlayın. Her okula bir güvenlik görevli görevlendirin.
- Çocuklarımızın ucuz işgücü olarak kullanıldığı, yaralandığı ve öldüğü MESEM programına son verin.
- Birleştirilmiş okul uygulaması ve ikili eğitim yüzünden çocuklarımız hem ders saatlerinden kayıp yaşıyor, hem de karanlıkta okula gidip gelmek zorunda kalıyor. İkili eğitimi sonlandırın, tüm okullarda tam gün eğitime geçilmesini sağlayın.
- Kapatılan köy okulları yüzünden taşımalı eğitime mahkum edilen çocuklarımız, taşımalı eğitim kapsamının daraltıldığı yönetmelik değişikliğiyle bir kez daha mağdur edildi, yurtlarda kalmaya mecbur bırakıldı. Her çocuğun okula güvenle ulaşmasını sağlayın, köy okullarını açın.
- En az bir yıl okul öncesi eğitim her çocuk için zorunlu ve ücretsiz olmalıdır. Okul öncesi eğitimde katkı payı uygulamasını kaldırın.
- Devlet okullarında yaşanan sorunlar yüzünden özel okullara mecbur bırakılan velilere dayatılan fahiş ücretleri denetleyin, kontrol altın alın.
- Özel okullarda emeği sömürülen, asgari ücretle çalıştırılan öğretmenlerimiz için taban maaş düzenlemesi yapın.
- Engelli Öğretmenlere, rehber öğretmenlere, KPSS mağduru öğretmenlere, mülakat mağduru öğretmenlere, depremzede öğretmenlere verdiğiniz sözleri yerine getirin. Gerçek ihtiyaç kadar öğretmen ataması yapın.
- Diplomasını almış öğretmenler yeniden aday statüsüne düşürülemez. Milli Eğitim Akademisi adı verilen öğretmenlerin diplomasını çalma projesinden derhal vazgeçin.
2024-2025Eğitim Öğretim Yılının ikinci dönemine başlarken çözülmeyi bekleyen bu ve benzeri çok sayıda sorun var ancak sorumluluk alan ve çözüm üreten yok. Cumhuriyet Halk Partisi olarak tüm çocuklarımızın laik, bilimsel, kamusal, parasız ve eşit eğitim hakkı için, hem görevde olan hem atamayı bekleyen öğretmenlerimizin hakları için, çocuklarının nitelikli eğitim alabilmesi için maddi ve manevi olarak yıpranan velilerimiz için çalışmaya ve mücadele etmeye, tüm bu sorunları gündeme getirmeye, Bakanlığa görev ve sorumluluklarını hatırlatmaya devam edeceğiz.
Tüm öğrencilerimize ve öğretmenlerimize başarılı ve mutlu bir dönem dileriz.