Cumhuriyet Halk Partisi olarak ülkemizde ilk kez yapılan Eğitim Maratonundan elde ettiğimiz sonuçları sizlerle paylaşacağız.
AKP iktidarı bilerek ve isteyerek kasti bir biçimde ülkemizde eğitimi baltalamıştır. Liyakatsiz atamalarla, eğitim sistemimizin niteliği yerle bir edilmiştir. Eğitim dinselleştirilmiş, piyasalaştırılmıştır. Köy okulları ve yatılı okullar kapatılmış, çocuklarımız kilometrelerce uzaklardaki okullara, taşımalı eğitime mecbur edilmiştir.
Deprem bölgelerindeki çocuklarımız hala birleştirilmiş okullarda eğitim görmeye, 20 metrekarelik konteynerlarda ailecek yaşamaya devam etmektedir. Bu gün ülkemizin gençliği sınavlarda her yıl daha düşük ortalama yapmaktadır.
İktidar Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli çağ dışı ve laiklik karşıtı uygulamalar ile uğraşmakta, gerçek sorun ve sıkıntıları görmezlikten gelmektedir.
Partimiz Türkiye Yüzyılı Maarif Modeline bilimsel verilerle karşı çıkmaktadır.
Çünkü bu program ihtiyaç analizi yapılmadan hazırlanmıştır. Eğitim programları geliştirme ilkelerine ve akademik etik kurallarına uygun değildir.
Program gerekli pilot çalışmalar yapılmadan uygulamaya konulmak istenmektedir. Ayrıca bu program kamu yönetiminde ilke, ciddiyet ve israfı önleme açısında son derece kötü bir örnektir.
İktidarın kindar ve dindar nesiller yetiştirme idealiyle başlattığı bu süreç makbul ve itaatkar nesil yetiştirme istemiyle sürdürülmektedir.
Bunun karşısında partimiz Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli için Danıştaya iptal ve yürütmenin durdurulması davası açmıştır.
2022 yılında 68 bin olan atanmamış öğretmen sayısı AKP iktidarında 1 milyona
yükseltilmiştir. Öğretmenlerimiz okullarda şiddet görmekte, öldürülmektedir. Yoksulluk sınırının altında maaşlarla; ücretli, sözleşmeli, aday öğretmen, öğretmen, uzman, başöğretmen ünvanlarıyla aynı dersi veren ama farklı maaşı alan altı farklı öğretmen yaratılmış, öğretmenlik mesleği itibarsızlaştırılmıştır.
Öğretmenlik Meslek Kanunu gibi, hiç bir paydaşla görüşülmeden sunulan kanun teklifleri ile öğretmenlerin hakları hiçe sayılmış, diplomaları geçersiz sayılarak adaylık statüsüne düşürülmek istenmiştir. Böylece Eğitim Fakültelerinin işlevi ortadan kaldırılmaya çalışılmaktadır.
Mülakatla, Milli Eğitim Akademisi ile kendi isteği dışında tek bir öğretmenin bile çalışmasına imkan tanımak istemeyen iktidar, özel sektörde çalışan öğretmenlerin taban maaş hakkını görmezden gelerek bu gün binlerce öğretmeni mağdur etmeye devam etmektedir. 2022 KPSS sonuçları ile ek atama sözü verilen öğretmenlerin ataması yapılmamıştır.
Engelli öğretmen atamaları yetersizdir. Ücretli ve sözleşmeli öğretmenlikle öğretmenlerimizin emekleri sömürülmeye devam edilmektedir.
KHK uygulamaları ile üniversitelerimizin demokratik işleyişine son verilmiş, özgür düşüncenin ve bilimsel üretimin yerleri olması gereken üniversitelerimiz tektipleştirilmiştir.
Nitelikli öğretim görevlileri okullardan uzaklaştırlmış, öğrencilerin sosyal etkinlikleri dahi izne tabi tutulmuş ve engellenmiştir. Anayasa Mahkemesi CHP nin başvurusu üzerine verdiği kararda, üniversite rektörlerinin Cumhurbaşkanı tarafından atanması kararını Anayasaya aykırı bulmuştur. Üniversiteliler için yurt sorunu bir barınamama sorununa dönüşmüş, yoksulluk gençlerimizin üniversiteyi kazansa bile gidememesine sebep olmuştur. Yüksek Öğretim Kalite Kuruluna göre 2015 ile 2022 arasında (2,3 milyon) iki milyon üç yüz bin üniversite
öğrencisi okulu bırakmak zorunda kalmıştır.
Bergama CHP ilçe Başkanlığı Yönetim Kurulu Üyesi Yüksel GÖK