değerli Parti meclisi üyelerimiz Sayın basın mensupları bizleri televizyonları başında izleyen çok değerli halkımız hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyoruz Cumhuriyet Halk Partisinin Parti meclisi toplantısının son kısmını basına açarak ve toplantımızda aldığımız kararları halkımızla milletimizle paylaşarak sonlandırmak istedik bugün Parti meclisimiz toplanarak yaklaşan yerel seçimlere ilişkin belediye başkan adaylarımızın belirlenme sürecinde yeni adayların açıklanmasıyla yönelik olarak gündemle toplanacaktır Neredeyse her hafta yaptığımız gibi ancak ülkemiz olağanüstü günlerden geçiyor ve dün ortaya çıkan bir karar Bugün bizim yerel seçim gündemiyle aday belirlememiz ve bunun üzerinden bir gündemi takip etmemizi olanaklı kılmadı bu toplantımızı Önümüzdeki hafta tahminen Çarşamba gününü aldık ve bugün beklenen kararlar ve o güne kadar belirginleşiyor olarak temel Prensip olarak ön seçim yaptığımız bölgelerdeki adayları sandık sonuçlarına Aynen uyarak adayla ştır geçtiğimiz hafta ön seçimi tamamlanan arkadaşlarımızın aday olarak bildirilmesini bugün karara bağladık o konuda herhangi bir gecikme yaşamamak adına ancak onun dışında Parti meclisimiz tamamen karşı karşıya olduğumuz yargı eliyle anayasayı askıya alma anayasayı yok sayma ve anayasasızlaştırma suretiyle bir sivil darbe girişimini gündemine almış durumda öncelikle şunu söyleyelim Dün Yargıtay 3 ceza dairesinin aldığı Karay Can Atalay’ın Hatay halkı tarafından Milletvekili olarak seçilmiş olan Can Atalay’ın salı verilmemesine dokunulmazlık hakkından yararlanmam yargılamasının durdurulmasına ve gereğinin yapılmasına yönelik bir karar ve bir kriz olarak görünmekle beraber bunu çok Aşan Bir noktaya gelmiş durumdadır öncelikle şunu söyleyelim bugün Eğer ki Can Atalay serbest kalmış olsaydı bugün onunla birlikte aynı koğuşta aynı hücrede esir tutulan Tayfun Kahraman bir başka ücrete esir tutulan Osman Kavala Bakırköy Kadın cezaevinde esir tutulan Mine Özerdem Çiğdem Mater yargılandıkları ve delil olmadığı için ikişer kez Beraat ettikleri bu davada birileri onları Beraat ettirmek istedi ancak ben bunu kabul etmiyorum diyen Recep Tayyip Erdoğan’ın açık talimatıyla yeniden yargılanıp yine hiçbir delil olmadan delillerin olmadığı bir ortamda tamamen hukuka aykırı bir şekilde ve bir kişinin hüsumeti sonucunda cezalandırıldı gerçeğini değiştirmez gezi davası baştan aşağıya Hukuksuz bir davadır gezi davası Recep Tayyip Erdoğan’ın siyasi kin davasıdır siyasi kan davasıdır Recep Tayyip Erdoğan’ın gezi davası kendisini meşrulaştırmak için suçsuz insanları şeytanlaştırma katıldıkları platformlarda arabuluculuk rolü üstlenmişlerdir ortaya sürülürken Örneğin hükümetin istifasını istememişlerdir dönemin başbakanının yurda gelmemesini talep etmemişlerdir o zaman yurt dışındaydı bakanların görevden uzaklaştırılmasını istememişlerdir onlar şartları çok basittir şu anda internete girip bakan tüm gençler görebilir tüm vatandaşlarımız görebilir bu güzel insanlar ağaçlar kesilmesin bu parkın yerine Topçu Kışlası yapılmasın Atatürk Kültür Merkezi yıkılıp yerine AVM yapılmasın ve haksız yere gözaltına alınan üniversite öğrencisi gençler lise öğrencisi gençler haksız yere gözaltında tutulan arkadaşlar bırakılsın demişlerdir Bunun neresi darbedir darbe Başbakana karşı Bakanlara karşı yapılır milletvekillerine karşı yapıl yönetimi ele geçirmek devleti ele geçirmek için yapılır ağaç kesilmesin diyenden darbeci olur mu AVM yapılmasın diyenden darbeci olur mu Onlar o gün bunları istemeseydi Bugün orada AKM değil övündükleri AKM değil bir yandaş avm’si yükselecek hepimiz biliyoruz kimi kandırıyorsunuz orada bir AVM niyetiniz olmasa Taksim Platformu neden AKM yıkılıp AVM yapılmasın desin neden ağaçlar kesilmeyip Topçu Kışlası yapılmasın desin Bunun dışında ne talep ettiler O yüzden bir büyük yalanı bir kez daha tarih önünde milletin vicdanında mahkum etmek boynumuzun borcudur orada haksız yere yargılanan lardan bir tanesi de Can at alaydı ve Can Atalay milletvekili adayı olmuştur memleketi Hatay’dan Can Atalay Hatay’dan milletvekili seçilmiştir kararı kim vermiştir Hataylılar vermiştir Can Atalay milletvekilliği için başvurduğunda ona milletvekili olabilirsin diye evrak verilmiştir o evrakla yüksek seçim kuruluna başvurmuştur ilgili seçim kuruluna başvurmuştur onun ismi birleşik oy pusulasına yazılmıştır devlet tarafından daha sonra seçilince adına düzenlenen mazbata avukatına vekiline verilmiştir o mazbata Millet Meclisine getiri verilmiş kayda sokulmuş Milletvekili olarak işlem yapılmış ve yemin töreninde herkes gibi sırası gelince oturumu yöneten en yaşlı üye sıfatıyla Sayın Bahçeli tarafından en genç üye Katip üyeye verilen talimatla Hatay okuyunuz denmiş Can Atalay’ın ismi okunmuş ama kürsüye gelmemiştir Çünkü birileri Can atalay’ı Hatay halkına Siz milletvekili seçebilirsiniz Ama siz bilmezsiniz O bilir onun talimatıyla biz biliriz demiştir birileri Can Atalay’a mazbata düzenleyenlere Siz bilmezsin onun talimatıyla biz biliriz demiştir birileri Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni hepimiz adına yöneten Bahçeli’ye Sen bilmezsin onun talimatıyla biz biliriz demiştir daha sonra Can Atalay 600 milletvekilinin oylarıyla insan hakları komisyonuna seçilmiştir birileri 600 milletvekiline Hadi oradan Siz bilmezsiniz birinin talimatıyla biz biliriz demiştir mesele bu kadar açık bu kadar nettir kimsenin ağırına gitmiyorsa meclisin geçici başkanı sıfatıyla Devlet Bahçeli’nin ağırına gitmiyorsa bu milletin ağrına gidiyordur 600 milletvekilinin ağrına gitmiyorsa bu milletin ağrına gidiyordur mahkemede tarafsız davranacağına yemin etmişler ağrına git gmors bu milletin ağrına gidiyordur mesele öyle Can Atalay meselesi falan filan değildir mesele birinin kin davası kan davası uğruna kendi yetkilerini aldığı bu anayasanın bir maddesini hiçe sayma meselesidir o madde bugün 153 maddedir açıp okuyan görür ki Anayasa Mahkemesi kararları gerekçeli olarak yayınlanır yayınlandığı anda Anayasa Mahkemesi kararları yürütme yasama yargı organları için bağlayıcıdır demektedir ama birisi o Erdoğan yani anayasalar herdoğan için yapılması gerekirken kendisi için Anayasa yaptıran Erdoğan kendini bu anayasanın da üstünde görmektedir nasılsa ben istedim diye bazı maddelerini O halde elde sopa zorla bazı yerde döve döve bazı yerde sindire devletin imkanlarını kullana kullana değiştirttim bilseydim bunu da değiştirirdim keyif benim değil mi 153 Benim için yok hükmündedir deyip 153 maddeyi yırtıp atmıştır onun adına 5 hakim yapmıştır Ama sonra gelip o karara sahip çıkınca Recep Tayyip Erdoğan anayasayı ortadan kaldırdı kaldırmaya çalışan bu darbe girişiminin başında olduğunu İtiraf etmiştir Bugün de Yılmaz Tunç Erdoğan’ın atadığı adalet bakanı kararı hatırlatıp meclisin önündedir diyerek darbe girişiminin yaverliğini darbenin komutanının yaveri İtiraf olduğunu etmiştir buradaki tehlike şudur bugün 153 maddeyi yırtıp atılmasına ses çıkarmazsan bir gün gelirler 75 maddeyi yırtıp atarlar artık biz milletvekili Sayın Bahçeli milletvekili MHP’liler milletvekili AK Parti grubu Milletvekili falan olmaz Bugün Anayasa Mahkemesi yok hükmünde isse Yarın 75’i yırtıp atarlar Millet Meclisi yok hükmündedir bir gün sen bunu yaptın diye Bundan cesaret alan biri bence de 101 yok hükmünde der Cumhurbaşkanı yok hükmündedir yapılan iş bindiği dalı kesmektir yapılan iş hepimizin meşruiyetini tartışmaya açmaktır iş varlığımızı Borçlu olduğumuz ve bakmayın Bunlar değiştirince Türk azını da bastılar da kafalarına atınca rengini düzelttiler rengini bayraktan alan anayasayı tartışmaya açmaktır Türkiye Cumhuriyeti Anayasası bu toplumun ortak toplum sözleşmesidir Sınırları korumak da o sınırları koruyan Mehmetçik de silahlı kuvvetler de ülke savaşa girse ülkeyi koruyan asker de Asay işimizi sağlayan polis de öğrencimizi evladımızı Okutan öğretmen de hastamız bakan Doktor da ilacını veren Eczacı da bizi günü gelince savunan avukat da yetkisini bu anayasadan almaktadır anayasa Yoksa devlet yoktur devlet yoksa düzen yoktur bir ülkede iktidar Ama en çok iktidar Devleti ve düzeni savunmak durumundadır bugün Devleti inkar etmek Devleti yönetmekle görevlendirilmiş olan birine ven onu destekleyen devlet beye düşmez onların görevi Devleti korumak Devleti savunmaktır ama ne var ki gücün zehirlediği Bu şahıs ve güç zehirlenmesindeki bu şahsa kayıtsız destek veren bu Yapı memleketi artık yönetilemez bir hale getirmiştir memleket muz Cumhuriyetine dönmüştür muz cumhuriyetlerinde bile kurallar vardır ve o muz ticareti bile o kurallara göre yapılmaktadır Siz burada yazan kuralları terk ederseniz muz ticareti bile yapamazsınız Çünkü koyduğunuz kurala neye göre diye sorarlar neye göre diye bugün vatandaşlarımızı uyarmak isterim bu anayasa aynı zamanda Senin babandan kalmış 80 metrelik metrekarelik dairenin de güvencesidir çünkü o anayasada yazıyor Mülkiyet hakkı elindeki paranın malının ve canının güvencesi bu anayasadır anayasanın bir maddesi artık yok diyen yarın senin malın da yok der senin canını da korumam der canın da bana emanet der o yüzden anayasaya sahip çıkmak Bu ülkenin geleceğine kendi çoluğunun çocuğunun geleceğine güvencesine sahip çıkmak anayasayı savunmayan üyesi olduğu sendikayı savunamaz anayasayı savunmayan üyesi olduğu meslek örgütlerini savunamaz anayasayı savunmayan bu memleketi savunamaz bu anayasa Bu memleketin anayasasıdır O yüzden anayasalar bu ülkedeki herkesin bu ülkenin iyiliğini isteyen Herkesin canı gibi savunması malı gibi savun ası ve Gözü gibi bakması gereken belgelerdir hepimizin üzerinde uzlaştığı yapılardır Tabii buraya nasıl geldik Bu tartışmalar nereden çıktı uzun hatırlatmaya ama bir gerçek var ki neyi unutturmaya çalışıyorlar birincisi Yapmayın etmeyin dediğimiz halde Suudi Arabistan’a gidip cumhuriyetin 100 yılında cumhuriyetin en eski Cumhuriyetten önce kurulmuş iki kulübünün yaptığı Türkiye’nin Onuru gururu bir müsabakayı Atatürk’e cumhuriyete saygısı olmayan geldiğinde Anıt kabire gitmeyen askerimizi Türkçe selamlamak imtina eden Suudi Arabistan’a götürenler orada Atatürk’ü pazarlık konusu yapanlar bu milletin tamamından chp’liden iyi partilisin mhp’linin HDP’liler herkesi utandırmayın örtemez günü sabah erken saatlerde bir miting tertip etmişler bir yüksek tansiyondan bir sürtüşmesi dönenlerle sabah namaza gidenleri sürtüştürem bir tansiyon beklentisine girmişlerdir Ve sonunda Ve sonunda hiç Tasvip etmediğimiz bir sonuç ortaya çıkmıştır elinde bir bayrak taşıyan bir vatandaşı bir gencimiz arasındaki yaşananları dikkatle takip ettik Ege’nin babası Zafer Bey’i aradım ilk söz şunu söyledim Zafer Bey Biz şiddete karşıyız Ege’nin attığı yumruğu savunamayan Türkiye’nin neresinde geçmişinde hiçbir sabıkası olmayan basit müessir fiil geçmişinde sabıkası olmayan adresi belli 22 21 22 yaşındaki bir genci nerede tutuklamışlar bırakın genci basit müessir fiilden hangi sabıkasız tutuklamışlar adalet bakanı Yılmaz Tunç darbe komutanının yağ veri Yılmaz Tunç Bir açıklasın bakalım dedik ki yumruğun karşısındayız ama Ege’nin tutuklanmasının da karşısındayız babası dedi ki Ege 4 üzerinden 3,5 not ortalamalı pırıl pırıl bir çocuktur hiç böyle bir şey olmaz nasıl oldu Biz de anlamadık sonra Ege’nin savunmasını okuduk pişman olmuş üzgün olduğunu dile getirmiş ilave yaşananların üstüne üzüntülerini dile getirmiş ama tutup cezaevine koydular Ege’yi arkadaşımız gitti ziyaret etti ilk sözü şu oldu genel başkanımızın selamı var yumruk yanlış Ama senin burada tutulm da yanlış Biz yumruğu savunmayı ama yumruk Türkiye’nin D bir yanında 81 ilde 1000 ilçede her gün binlerce basit müessir fiil al ifadesini yolla tutup savcıya götürsen niye getirdiniz bana diyeceği bir hususta bir Gencecik çocuk okulundan ailesinden koparılıyor ola orada başka bir hüsmet başka bir mesaj var Bunu da görmemezlik Etme Medik etmeyeceğiz Bundan sonraki süreçte geçe son basın toplantımızda son grup toplantımızda açıkça söylemiştik artık yeter Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak Gencecik evlatlarımızın nasıl tedbirsizlik hatalar Biz söylerken köpürüyorlardı şimdi soruşturma açıldı cumhurbaşkanının ifadelerinden Belli ki dile getirdiğimiz sorular son derece hakkı Gencecik evlatlarımızın Şehit edilmesinde at imzayı geç kenara sorgulama diyorlar ya biz ona artık yeter dedik O gün milletin yolundan değil kendi çıkarlarının yolundan yürüyenlere artık yeter dedik vatandaşı yoksulluğa mahkum edip Sürekli kendi çevrelerini zenginleştiren lere artık yeter dedik Devletin temel niteliklerinden olan hukuk devletini aak altına alanlara artık yeter dedik seçilmiş bir milletvekilini salmayan bırakmayan Anayasa Mahkemesi kararına rağmen Dediğim dedik aldığım talimat budur başkasını tanımam diyenlere yeter dedik ve artık ister Geziden ister attığı tweeten ister Furkan gibi aleni mahkeme tutanaklarını aleni mahkeme tutanaklarını haberleştirmek nedeniyle Saray rejiminin esir tuttuğu herkesin durumuna artık yeter dedik bundan sonra da artık yeter demeye cev devam edeceğiz ve sahip çıkıyoruz Cumhuriyet Halk Partisi olarak halkımızın birlik ve beraberliğine sahip çıkıyoruz anayasal düzen içinde bir hukuk devleti olarak var olma inancına sahip çıkıyoruz demokrasiye adalete hep birlikte refah ve huzura Bu ülkenin refah ve huzur içinde zenginleşme umuduna sahip çıkıyoruz halkın iradesine meclis iradesine sahip çıkıyoruz Sözün Özü Biz demokrasiye Biz memlekete Biz Hatay’a Biz Türkiye’ye biz bu ülkenin geleceğine sahip çıkıyoruz ve bu ülkenin geleceğine sahip çıkmak için bundan sonra atacağımız adımları sizlerle paylaşmak isterim Birincisi anayasanın 153 maddesi açıktır Anayasa Mahkemesi kararları Yasama yürütme yargı organlarının irade makamlarını gerçek ve tüzel kişileri Bağlar Anayasa Mahkemesi kararlarını uygulamamak anayasayı fiili olarak askıya almaya teşebbüs etmek anayasal düzene karşı bir kalkışmadır Bu sebeple anayasal düzene karşı işlenen suçla mücadele etmeleri için hukuki ve siyasi hiçbir adımdan kaçınmaya ilk olarak Cumhuriyet Halk Partisi tüzel kişiliği olarak bu suçu işleyen İstanbul 13 Ağır Ceza Mahkemesi üyeleri hakkında hakimler savcılar kuruluna Yargıtay Ceza dairesin üyeleri hakkında yargıtayın 1ci basamak kuruluna kurumsal başvurularımız yapıyoruz Yargıtay 1 basamak başkanlık kurulu 1 başkanlık kurulunun görevden el çektirme Bu beş hakim için görevden el çektirme kararını bir an önce almalarının kendi anayasal görevleri olduğunu hatırlatıyoruz Ayrıca Yargıtay Cumhuriyet başsavcılığı’na bu kararı bu şekilde 5 hakimin uygulamasının yargıtaydaki ilgili dairedeki Diğer 13 hakim ve yargıtayda görev yapan tüm Hakimler açısından bir suçta ortaklaşma zarureti gibi algılatma ine ve onurlarına lekedir bu yüzden cımbızla 3 daireden çekilen bu be cellatın bu kararlarına Diğer 13 hakimin iştirak etmediğini biliyoruz Ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bu kararı görüşülmek üzere ceza genel kuruluna götürmeye davet ediyoruz götürün Yargıtay ceza genel kuruluna çıkalım bakalım oradan Anayasa Mahkemesi kararı uygulanır mı uygulanmaz mı bu ayıba bu rezalete bu hukuk tanımazlık bu saraydan cesaretle Adalet cellatlığı yargıtayın bütün üyelerinin ortak edilmesini asla kabul etmiyoruz ve Ceza genel kurulunun bu dosyayı görüşmesini Evet, ilk örnek mi bu yol hep açık ama böyle bir hukuk tanımazlık ilk kez birileri başvuruyor nerede itiraz edilecek işte Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı itiraz edecek neresi karara bağlayacak Yargıtay genel kurulu karara bağlayacak yapın bakalım güveniyorsanız kendinize Yargıtay genel kurulu çıksın Bu karar hukuki bir desin anayasaya Uygundur desin 5 tane üçü saraydan ikisi ortağından talimatlandır be tane celladın hukuku katletmesini geleceğimizi karartmasına sessiz kalmayacağız Ayrıca elimde tüm muhalefet partilerinin toplandığında katılacaklarını bildirdikleri Cumhuriyet Halk Partisi ve gelecek Partisi Saadet Partisi Türkiye İşçi Partisi Demokrat Parti tarafından imzalanan dev Deva Partisi tarafından imzalanan iyi Parti ve Dem tarafından da toplandığında oturuma katılacakları ifade edilen 9 Ocak 2024 Salı günü saat 15’te genel kurulu olağanüstü toplantıya çağırdığımız başvurumuz burada Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni kendi iradesine karşı yapılan bu darbe girişimi için Önümüzdeki salı günü saat 15’te olağanüstü toplantıya çağırıyoruz Ayrıca Cumhuriyet Halk Partisi olarak toplumda sivil toplumda bu darbe girişimine karşı hangi demokratik Çağrı varsa o demokratik çağrılara en yürekten katkıyı katılımı sağlayacağımız ifade ediyoruz ve gelecek hafta 14 Ocak Pazar günü geleceğimize çıkıyoruz diyeceğimiz demokrasiye sahip çıkacağımız anayasaya sahip çıkacağımız geleceğimize emeğimize ekmeğimize ülkemize Vatanımıza sahip çıkacağımız büyük miting için 14 Ocak Pazar günü saat 13’te tüm vatandaşlarımızı tüm siyasi partileri tüm meslek örgütlerini tüm sivil toplum örgütlerini ve bu ülke Bu ülkenin geleceğine sahip çıkmak isteyen her ferdini bilhassa gençlerini T Doğan meydanında saat 13’te geleceğimize adalete hukuka ve ülkemize sahip çıkan miting imize davet ediyoruz hepinizi saygıyla selamlıyorum Sağ olun var olun.
Editör:Polat Medya Tv